“`html

Orta Doğu’daki Gerilim Tırmanıyor: ABD ve İran İlişkileri Nereye Gidiyor?

Dünya, Orta Doğu’da süregelen çatışmaları endişeyle izliyor. İsrail’in geçtiğimiz Cuma sabahı İran’ın başkenti Tahran’daki hedeflere yönelik gerçekleştirdiği hava saldırıları, çatışmaların 6. gününe girdi. Bu durum, akıllarda önemli bir soruyu gündeme getiriyor: ABD, İran’a karşı bir askeri müdahaleye kalkışacak mı?

Başkan Donald Trump’ın G7 zirvesini yarıda bırakıp ABD’ye dönmesi ve “İran, anlaşmayı kabul etmeliydi. Daha kalıcı bir ateşkes için yoğun çaba içerisindeyim” ifadeleri, olası bir müdahale konusundaki endişeleri artırdı. The New York Times’ın bugünkü haberi, ABD’nin askeri hazırlıklarının arttığını gözler önüne serdi.

Gazete, Amerikalı yetkililerin istihbarat raporlarına dayanarak, Tahran’ın savaş senaryolarını şekillendirdiğini belirtti. Buna göre, İran, ABD ile İsrail’in işbirliği yapması durumunda rakiplerine karşı çeşitli askeri stratejiler geliştirdi ve Amerikan üslerine yönelik saldırılar için gerekli silahları hazırladı.

İsrail’in Beyaz Saray Üzerindeki Etkisi Artıyor

Son günlerde basında çıkan haberler, ABD’nin Avrupa’ya yaklaşık 40 adet yakıt ikmal uçağı gönderdiğini ve bu uçakların Amerikan üslerini desteklemek veya İran’ın nükleer tesislerine yönelik olası operasyonlarda kritik rol oynayabileceğini ortaya koyuyor.

Trump’ın ani G7 toplantısı terk etmesi, “Amerika müdahale mi edecek?” sorusunu gündeme taşıdı.

İsrail’in, Washington üzerindeki baskısını artırmasıyla beraber, ABD’li yetkililerin savaşın büyüyebileceğine dair endişeleri de yaygınlaşıyor. ABD’nin İran’a karşı bir harekete geçmesi durumunda, Tahran destekli Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere saldırılar düzenlemesi bekleniyor. Ayrıca Irak ve Suriye’deki İran yanlısı grupların da Amerikalı askerlerin bulunduğu üsleri hedef alabileceği ifade ediliyor.

Yetkililer, olası bir Amerikan saldırısı halinde İran’ın Hürmüz Boğazı’na mayın döşeyebileceğine ve bu bölgedeki Amerikan savaş gemilerini tehlikeye atabileceğine dikkat çekti.

Orta Doğu’daki Askeri Üslerde Yüksek Alarm Düzeyi

ABD’nin Orta Doğu’daki askeri üslerinde, özellikle Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün ve Suudi Arabistan’da, komuta kademeleri tarafından “yüksek alarm” durumu ilan edilmiş durumda. ABD’nin bölgede toplamda 40 binden fazla askeri bulunuyor.

İki İranlı yetkili geçtiğimiz günlerde, ABD’nin İsrail ile birlikte bir savaş başlatması durumunda Tahran’ın saldırılara geçeceğini ve Irak’taki üsleri hedef alacağını bildirdi. İran, Arap ülkelerinde Amerikan üslerini de hedef alacaklarını ifade etti.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, “Düşmanlarımız askeri saldırılarla bizi susturamaz” diyerek Tahran’ın askeri hazırlıklarını gözler önünde serdi. Avrupa’dan mevkidaşlarıyla gerçekleştirdiği telefon görüşmelerinde, savaşın genişlemesi durumunda sorumlu tarafın İsrail olacağını belirtti.

İran, Saldırılara Hazır Görünüyor

Amerikalı yetkililer, İran’ın bölgedeki Amerikan üslerine saldırmak için fazla bir hazırlık yapmadan harekete geçebileceğini kaydetti. Bahreyn, Katar ve BAE’de bulunan üslerin, İran’ın füze menzilinin içinde yer aldığı biliniyor.

Son günlerde, Amerikan güçlerinin savaşa dahil olma olasılığı artarken, İran’ın Fordo tesisine yönelik olası saldırıların nükleer gelişimi üzerine etkileri belirsizliğini koruyor. Olası bir kara harekâtında Amerikan uçaklarının İsrail komandolarını koruyabilmesi, yahut B-2 bombardıman uçaklarının kullanımı gibi senaryolar gündemde.

Amerikan uçakları, bölgedeki güvenliği sağlamak için önemli bir role sahip.

İran’a Yönelik Olası Müdahaleye Hazırlık

New York Times’la konuşan ABD’li kaynaklar, İsrail’in İran’a yönelik etkili bir saldırı gerçekleştirebilmesi için kesinlikle Amerikan desteğine ihtiyaç duyduğunu vurguladı.

Bu destek, İsrail’in planladığı askeri harekâtları korumakla sınırlı kalmayabilir. Yetkililer, B-2 hayalet bombardıman uçaklarının İran’a yönelik olası bir saldırıda kritik öneme sahip olacağını belirtiyor. Bu uçaklar, Fordo gibi stratejik hedeflere ulaşma kabiliyetine sahip.

(Haberin tamamı için tıklayın)

ABD’nin Fordo ya da benzeri bir hedefe yönelik olası bir saldırıda bulunması durumunda, İran ve müttefiklerinden yoğun bir misilleme bekleniyor. Geçmişte, Husilerin Amerikan warships ve ticari gemilere yönelik gerçekleştirdiği saldırılar, Trump yönetiminin sert tepkisiyle karşılaşmıştı.

İsrail’in Saldırıları İran’ı Nükleer Sürece Yaklaştırır mı?

Amerikan istihbarat organları, İran’ın nükleer silah geliştirme kapasitesine ne kadar yakın olduğu hakkında farklı tahminlerde bulunuyor ancak bu sürecin başladığına dair net bir bilgi bulunmuyor. Eğer İran atkı bir nükleer silah üretme kararı alırsa, bunu bir yıl içinde gerçekleştirebileceği düşünülüyor.

Trump, İran’ın nükleer silahlanmasına izin vermeyeceğini defalarca ifade etti ve son olarak sosyal medya üzerinden “İran’ın koşulsuz olarak teslim olmasını bekliyorum” şeklinde bir açıklama yaptı.

Bununla birlikte, İsrail’in gerçekleştirdiği saldırıların İran’ın nükleer silah geliştirme motivasyonunu artırıp artırmadığı konusunda şüpheler mevcut. ABD’li kaynaklar, bu gibi müdahale ve saldırıların durumu daha da kötüleştirip Tahran’ın nükleer silah geliştirmeyi düşünmesine yol açabileceğini öne sürdü.

Fordo Nükleer Tesisinin stratejik konumu oldukça kritik.

“Savaş Başlatmamak İçin Geç Kalmadı”

Ancak hızlı ve militer bir dış politikaya karşı çıkan uzmanlar, ABD’nin geri adım atmasını sağlamak için henüz geç kalmadığımızı savunuyor. Savunma Öncelikleri düşünce kuruluşunun Orta Doğu program direktörü Rosemary Kelanic, “Bir savaş başlatmamak için hiçbir zaman çok geç değildir” değerlendirmesinde bulundu.

Kelanic, İsrail’in saldırılarının İran’a nükleer silah geliştirmek için bir motivasyon sağladığını, ancak ABD’nin savaşa girmesi durumunda bu motivasyonun büyük ölçüde artacağını belirtti. “Bir kez işin içine girdiğinizde geri dönüş oldukça zor olacaktır” şeklinde uyarıda bulundu.

“`