Radikal rüzgar enerjisi santrali tasarımı çığır açacak

Rüzgar enerjisinden dünya genelinde ciddi derecede elektrik enerjisi üretiliyor. Bildiğiniz gibi yegane rüzgar türbinlerinde devasa 3 kanatlı yüksek kuleli türbinler kullanılıyor. Airloom ise tamamen farklı bir tasarım ile geliyor.

Rüzgar enerjisi, metre kare başına en yüksek üretebildiğimiz yenilebilir enerji. Ancak kullanılan 3 kanatlı dev türbinler gittikçe büyüdüler ve artık bazı yerlerde kullanılması zorlaşmaya başladı. Özellikle de “benim arka bahçemde olmasıncılar” ya da kurulumu ile çevre katliamı yaptığını öne süren çevreciler buna engel koyuyor. Ayrıca kurulum maliyetlerinin astronomik olmaya başlaması nedeniyle dev şirketler ve finansman kuruluşlarından başka kimse kullanamaz oldu.

Raylar üzerinde hareket eden kanatlardan elektrik üretiliyor

Airloom ise tamamen farklı olarak raylar üzerinde ilerleyen kanatlar teknolojisi ile elektrik üretmenin ortalama maliyetini $0.038/kWh’tan $0.013/kWh’a yani %65 düşürmeyi vaat ediyor.

Rüzgar enerjisi metre kare başına en yüksek üretebildiğimiz yenilebilir enerji. Ancak kullanılan 3 bıçaklı dev türbinler gittikçe büyüdüler ve artık bazı yerlerde kullanması zorlaşmaya başladı. Özellikle benim arka bahçemde olmasıncılar yada kurulumu ile çevre katliamı yaptığını öne süren çevreciler buna engel koymakta. Ayrıca kurulum maliyetleri astronomik olmaya başlaması ile dev şirketlerin ve finansman kuruluşlarından başka kimse kullanamaz oldu.

Airloom ise tamamen farklı olarak raylar üzerinde ilerleyen kanatlar teknolojisi ile elektrik üretmenin ortalama maliyetini $0.038/kWh’tan $0.013/kWh’a yani %65 düşürmeyi vaat ediyor. 

Mesela 50 kW’lık sistem 45 metreye 22 metre boyutlarında bir alana kurulurken, direkler 8 metre yüksekliğinde, kanatlar 3 metre uzunluğunda. Yerden kanatlara kadar boşluk ise 5 metre. Bu sayede yeri sistem bloke etmediği için altında tarım bile yapmak altında mümkün. 

Daha büyük olan 1 MW sistem ise 6 metrelik kanatlara, 400 x 36 metre boyuta ve 16 metrelik direklere sahip. Bu sistemde ise yerden yüksekte olan boşluk ise 10 metre gibi ciddi bir miktar. Rüzgar enerjisinden üretilebilecek teorik oran %60 gibi bir rakam iken, normal tanıdığımız 3 bıçaklı modeller %50 verimle çalışıyorlar bu sistem ise %57’sini aldığını iddia ediyor.

Üstelik fazla yüksek olmadığı için bu sistemlerin 1.5 km öteden görülmüyorlar bu sayede çoğu yere kurmak mümkün, üstelik bu sistemde kanatların hızı yüksek olmadığı için aşırı bir türbülans söz konusu değil ve her sistemi birbirine yakın koymak mümkün. Bu sayede aynı alanda iki ila on kat arasında fazla enerji çıkarmak mümkün deniliyor.

Firma ilk 1 MW santralini 2026 yılında hazırlayacak, bunun için yapılması gereken şeylerden en önemlisi bu raylardaki sürtünmenin azaltılması olacak. Bunu yapabilmek için ise zaten demir yolları ve lunapark hız trenlerinde olan buraya entegre edilecek.

AirLoom ile alakalı tek sıkıntı, rüzgarın az olduğu yere yakın bölgede çalışması, halbuki 100 metre yukarıda havanın türbülansa girmeden hızla aktığı bölgede olması daha iyi olurdu. Ancak cihaz kanatlarının çokluğu ve hafif materyaller kullanımı ile bunu telafi edebilir.