Voleybol

Tayland’ın başkenti Bangkok’da düzenlenen 2025 FIVB Dünya Şampiyonası finalinde İtalya’ya 3-2 yenilerek dünya ikincisi olan A Milli Kadın Voleybol Takımı diğer adıyla “Filenin Sultanları”, hiç şüphesiz Türkiye’nin en başarılı organizasyonlarının başında geliyor.

Peki Türkiye kadın voleybolda bu seviyeye nasıl ulaştı, kadın voleybolcuların başarısı hangi süreçle gerçekleşti?

Türkiye’de kadın voleybolun simge isimlerinden, Avrupa karmasına seçilen ilk Türk voleybolcu olan, voleybolu bıraktıktan sonra uzun yıllar Türkiye Voleybol Federasyonunda yönetim kurulu üyeliği ve Milli Takımlar sorumluluğu görevlerini üstlenen eski milli voleybolcu Selcan Çağlar, başarının sırrını Odatv’ye anlattı.

ÖZEL KURUMLARDAN KAMU KURUMLARINA

1980’de Eczacıbaşı ile ilk defa Avrupa ikincisi olduklarını, orada Avrupa karmasına seçilen ilk Türk voleybolcu olduğunu hatırlatan Çağlar, “Eczacıbaşı’nın açtığı bir yolla başladı. Arkasından özel kurumlar voleybola yatırım yapmaya başladı, onları VakıfBank ve Türk Hava Yolları (THY) gibi kamu kurumları takip etti. Sonra da üç büyükler Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray’ın teşviki, onar yıllar içerisinde hep bir sonraki adıma taşıdı” dedi.

“45-50 YILLIK BİR SÜREÇ”

1984’te bir daha finale kaldıklarını söyleyen Çağlar, “Dolayısıyla çıta 84’te oraya yükseldi. Doksanlı yıllarda VakıfBank ve THY’nin katılmasıyla gelişti. Sonra da Türkiye Voleybol Federasyonunun (TVF) bu işe çok önem vermesiyle voleybol okulları kuruldu. Lig çok üst seviyeye geldi. Bu 45-50 yıllık bir süreç. Bu süreç doğru yönetildi” ifadelerini kullandı.

“YABANCI SINIRI ÖNEMLİ”

Müsabakalarda yabancı sınırının önemli olduğunu savunan Çağlar, “Liglere yabancı sayısı hep sınırlı tutuldu. Bizde basketboldaki gibi beş yabancı oynamaz. Üç yabancıyla sınırlı tutulur. Avrupa liglerinde oynamak isteyen takım bir tane daha alıp oyuncuyu kenarda tutabilir. Takımın içinde maksimum üç yabancı oluyor. Yabancı oyuncular da hep kaliteli yabancılardı. Yabancı sınırı da önce birdi, sonra ikiye çıktı, yıllardır üçte tutuluyor. Finale kalan voleybolcuların çoğu Türkiye liginde oynadı. Onlarla birlikte oynayarak da bizim kızlarımız çok gelişti” şeklinde konuştu.

GIRGIR’IN KARİKATÜRLERİ…

“Türkiye’deki en önemli kadın hareketi kadın voleyboludur” diyen eski voleybolcu, şöyle devam etti:

“Neden? Biz voleybol oynamaya başladığımızda kötü gözle bakarlardı. Gırgır’ın o dönem voleybolla ilgili karikatürleri var. Karikatürlerde kadın voleybolcular, ‘popo ve göğüsten’ ibaret çiziliyordu. Yüzümüzü bile bilmiyorlardı ama 80’lerde bu dönüşümü yaşayarak Avrupa ikincisi olduktan sonra yüzümüzle çizmeye başladılar. On yıl içerisinde hafifmeşrep olarak bakılırken ‘bacıları’ olduk. Seksenli yıllarda bu dönüşüm yaşandı. 50 yıl sonra geri dönüp baktığımızda kadın sporcuların önünü açtığımızı düşünüyorum. Aileler kız çocuklarını spora teşvik eder oldular. Bu çok önemli bir kadın hareketi. Şimdi her kesimden aileler kızlarını spora yönlendiriyorlar. Biz bir milli maçımızdan sonra 450 kız çocuğu Eczacıbaşı’na kaydolmaya geldi. Voleybol olmadı hentbola yolluyor. Karateye boksa yolluyor” dedi.

SELCAN ÇAĞLAR KİMDİR

24 Aralık 1953’te İstanbul’da doğan Selcan Çağlar, 1970–1974 yılları arasında Galatasaray’da smaçör olarak voleybol oynadı, ardından 1974–1985 yılları arasında Eczacıbaşı forması giydi, bu süreçte takımda 11 yıl üst üste Türkiye şampiyonluğu yaşadı.

Milli takımın değişmez oyuncusu ve kaptanı olarak uzun yıllar sahada yer aldı, 1980 yılında Çekoslovakya’da düzenlenen Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde ikinci olan Eczacıbaşı ile Avrupa Karması’na seçilen ilk Türk voleybolcu unvanını elde etti. 1981 yılında Türkiye’de yılın kadın voleybolcusu seçildi; 1982 Balkan Şampiyonası’nda “En Teknik ve En Değerli Voleybolcu” ödülünü aldı. 1985 yılında İstanbul’da düzenlenen jübile turnuvasıyla aktif sporculuk kariyerine son verdi.

Aktif voleybol kariyeri sonrası 1996–2000 yılları arasında Türkiye Voleybol Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi ve Milli Takımlar sorumlusu olarak görev aldı, 2004–2008 yıllarında Eczacıbaşı Kadın Voleybol Takımı’nın menajerliğini yaptı ve takımın üç yıl üst üste şampiyon olmasına katkı sağladı. Olimpiyat deneyimi de yaşayan Çağlar, 2004 Atina Olimpiyatları meşalesi koşusunda yer aldı ve 2012 Londra Olimpiyatları’nda Milli Voleybol Takımı’nın genel menajeri olarak görev yaptı.

Oğuz Ok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir