Gazze’nin kuzeyinde su krizi derinleşiyor. Sorun, İsrail ile Hamas arasında ateşkes ilanından sonra yerinden edilen insanların evlerine dönmesiyle daha da belirgin hale geldi. Oxfam’a göre, İsrail’in bölgeyi bombalaması su ve sanitasyon altyapısını tahrip etti ve su kaynakları çatışma öncesi seviyelerin %7’sinde bulunuyor.
Beş çocuk annesi Faten Abu Haloub ve eşi Karam, güne ortak su borularından veya buldukları diğer kaynaklardan doldurdukları kovaları taşıyarak başlıyorlar. Karam’ın çadırlarda yaşayan iki kardeşi, su teminatı konusunda sorumluluk alıyor ancak su bittikçe aile su aramak için çabalıyor.
“YIKILMIŞ BİR YERDE NASIL YAŞARLAR?”
İsrail’in uzun süren savaşı sırasında Faten’in ailesi kuzeyde kalmış ve yoğun bombardımanlara maruz kalmıştı. Büyük çaplı kara harekatı sırasında Batı Gazze’ye kaçmak zorunda kaldılar. Faten, “Temel ihtiyaçlar yok, altyapı yok, su yok, kanalizasyon yok, elektrik yok. Bazen savaşta ölmek daha iyi olabilir” diyor.
Faten, bir su kamyonunun geldiğini ve herkesin su doldurma kuyruğuna girdiğini belirtiyor. Ancak bazen su temininde güçlük çektiklerini ve düzenli su sağlayamayan birinin yardım etmesini umduklarını ifade ediyor. Faten, “Musluktan akan su hayal gibi geliyor. Düzgün bir banyo yapmak da bir hayal” diyor.
